-->
   
  İVERÖNÜ KÖYÜ
  Latin Adıǵe alfabesi
 



 

Adıǵe alfabesi ve dil çalışması ile ilgili geride
bıraktığımız dört yılın hikâyesi



 

19-01-2011



Ali İhsan bey ile hemşerimiz Yılmaz Çam vasıtası ile tanıştık. Başlangıçta Ali
İhsan Tarı’nın tasarladığı Latin harflerden oluşan bir alfabe modeli ile
tanıştık. Alfabenin tasarımında fonem alfabe sisteminin seçilmiş olması son
derece önemli idi. Birkaç gün bu alfabeye değişik perspektifler ile inceledim
bazı fonem ile çelişen bazı anormal bileşik harfler olmasına rağmen o güne
kadar tasarlanmışlardan daha mantıklısı olduğu kanaatine vardım. Bu çalışmaya
gereken katkıyı sağlamak için elimizden gelen yardımı yapmaya hazır olduğumuzu
kendisine bildirdim. Adıǵe alfabesi ve dili ile ilgili çalışmalarımızı Ali
İhsan Tarı beyin öcülüğünde dört yılı aşan bir süreden beri aksatmadan
sürdürüyoruz. O günlerde Ali İhsan Tarı bir bölümü ses kaydı bir bölümü yazılı
sekiz yüze yakın bir kelimeyi bir web sitesine yüklemişlerdi. Daha sonra bu
sitenin bazı sorunları bu çalışmalar için daha kullanışlı bir site gerektirdiği
için Ali İhsan www.danef.com adı ile bir web sitesi oluşturdu. İstişare ile
hazırlanan slayt ve dil bilgileri yazılı ve sesli olarak bu siteye yüklendi. Bu
çalışmalar sürerken diğer yandan her taraftan Adıǵe dilindeki kelimeleri
toplama derleme işlerini de acele ile sürdürdük zira her ölen yaşlılarımız ile
bazı kelimelerimiz de ölüyor yok oluyordu, kalan kelimeleri bir an önce kayıt
altına almalıydık. Arada bir internet sohbet toplantıları yaparak dil çalışması
ile ilgili görüş ve önerileri eleştirileri dinledik. Adıǵe bölücüsü, vatan
haini, dil kasabı, gibi şeyler ile yaftalandık, hakarete varan eleştiriler
aldık, Bu gün hala bu çalışmalarımıza pozitif katkı sağlamasını beklediğimiz
deneyimli arkadaşlarımız bu alfabe ile Adıǵe dilinde birkaç sesin kaybolacağını
dillendirip sitem etmeyi sürdürseler de kaybolmakta üzüntü duydukları G’ J
Ş’
harflere atanan seslere, çok yakın bu sesleri iyice irdelediğimizde
gençlerimizin çoğunun bu sesleri çıkartmak için bir gayret sarf etmeyecekleri
izlenimini edindiğimiz için harf enflasyonlu bir alfabeden uzak durmayı
yeğledik, bu gibi eleştiriler tersine bize daha fazla azim daha fazla
kararlılık verdi, devam ettik. Zira Yüz kırk altı yıldan bu yana, bazı
derneklerin Adıǵe kırıl alfabesi ile verdiği ufak tefek dil kursların haricinde
Latin Adıǵe alfabe çalışmaları katılımlı olmayan kişisel çalışmalar ile dar
ölçekte ele alanlar olmuş ise de tasarlanan alfabeler Türkçede olduğu gibi
fonem alfabe olarak düşünülememiş, Fransız İngiliz alfabelerinde olduğu gibi
yazılışı ayrı okunuşu ayrı tasarlanmışlardı. Yapılan ferdi çalışmalar ben
yaptım oldu benim alfabem en iyisi gibi bencillik ile yapılan dar kapsamlı
yaygın olmayan çalışmalardır. Bu gün yapılan alfabenin tasarımında çok dikkatli
çok fazla etkenleri düşünerek incelemeler yapmak gerektiriyordu. Alfabe
hazırlanırken hangi etkenler dikkate alınmış ilkin nasıl tasarlanmış neler
değişmiş bir göz atalım.



 



Neden Latin
alfabe tercih edildi ?



 

Bu gün Adıǵe
nüfusunun en çok yaşadığı ülke Türkiye, bu ülkenin kullandığı alfabe Latin
alfabe olması, bu alfabeye uyumlu bir alfabe gerektirmiştir.



 



Neden fonem
alfabe tercih edildi?



 

A: Türkiye
de kullanılan alfabe yapısı fonem alfabe olduğu için fonem alfabe tercih
edildi.



 



B: Türkçe de kullanılan yirmi dokuz harfin sesini biliyoruz, öğrenmesi gereken
ek harf ve ses sayısı on dört adet buda daha başlangıçta büyük kazanım.



 



C : En önemlisi çocuklarımız ilk okulda öğrenmeye başladıkları Türkçe okuma
yazma sistemine uymayan, öğrendikleri harflerin seslerinden farklı aynı
harfleri başka seslerle okutmaya çalışmak kaş yaparken göz çıkartmaya benzer.
Öyle bir alfabe ile çocuklarımıza ana dilleri ile okuma yazma dersi vermeye
kalktığımızda harflerin seslerini karıştırarak ikilem arasında bırakarak
öğretimde başarısız olmalarına sebep oluruz.



 



D : Kırıl alfabesinde yeterli sesli harf yok. 1938 yılında Adıǵey de yapılmış
kırıl Adıǵe alfabesi fonem olmayan çoğu ikili üçlü harf kombinasyonundan
oluşan, Kırıl deki harf yetersizliğinden Latin harfinden bir harfte ilave
edilerek derlenmiş bir hafin sesi kelimenin başında farklı, ortasında farklı
sonunda farklı seslerle okunan altmış sekiz harften oluşan son derece hantal
bir alfabe olup öğrenimi zor olduğu için, öğrenimi daha basit alfabeye sürekli
ihtiyaç duyulmuştur. Esasen geçmişten bu güne kadar ferdi çalışmalar ile birden
fazla Latin Adıǵe alfabesi yapma çabalarının nedeni bundan kaynaklanıyordu.



O zamanki Sovyetler birliği bugün ki Rusya da yaşamını sürdüren Adıǵeler için
sorun olmasa da Türkiye de yaşayanlar için TC anayasası sorunu hariç, Kırıl
alfabe ile okumak yazmak büyük bir sorunu olmuş, ayrıca yazıyı yazmak için
kırıl daktilosu, basım ve yayını için matbaalarda kırıl harf gerektirdiği için
bu alfabe ile yazılı eser üretmek zordu.



 



Eksik
harflerin belirlenmesinde nelere dikkat edildi?



 



Eksik harflerin karşılanmasında anımsamayı kolaylaştırmak için bu seslere yakın
diğer mevcut harfler seçilerek bazı Avrupa ülkelerinin Latin alfabelerinde
olduğu gibi bu harfi diğerinden ayrıt etmeye yarayacak apostrof işaretini bu
harflerin üzerine eklenerek yeni harfler elde edildi.



 

Ć É Ǵ Ḣ Ḱ Ĺ
Ṕ Ś Š Ṫ Ź
bunların
haricinde Türkçede kullanılmayan



 

X Q W harflerine de sesler atanarak ilave
edildi. W harfi Türkçedeki V harfinin yerine atanırken Türkçedeki
V harfi Kaberdey şivesi için gerekli görüldü.



 

Kullanım oranı dikkate alınarak
Türkçede kullanılan (E e) hafi yerine (É é) harfi tiz sesli harf
olarak atanıp E harfi bas sesli harf olarak tercih edildi.



 

İlk
tasarımda üç adet harf çift sesiz harften dz ts ts’ tasarlanmıştı, ancak
bu yapı fonem alfabe yapısına ters düşüyordu, fonem alfabede bir sembole bir
ses atanır burada iki sembole tek ses atamak fonem alfabe ile çeliştiği için
değişikliğe gidilerek bu harflerin yerine Ś Š Ź harfleri ile
değiştirildi.



 

İlk etapta
bu alfabe ile yazılabilirlik, okunabilirlik ve öğretimde performans testleri
yapmak için bir yılda iki ayrı guruba haftada iki akşam birer saat online
istişareli okuma yazma kursu verdik.



On dört gün sonunda Adıǵe dilini hiç bilmeyenlerin yazılı metinleri düzgün bir
ses ile okumaları, sesli olarak verdiğimiz metinleri hatasız yazmaları bizleri
son derece duygulandırmıştı. Dersin sonllarına doğru şimdi Rahmetle andığımız,
aramızda olmayan merhum Asiye kadeşimiz, peki fiilerimizin sıtandardı nasıl
diye bana sormuştu o an Ali İhsan beye duyuyormusun diye seslenmiştim zira
fiiler üzerinde bir çalışmamız bir hazırlığımız yoktu. Akabinde fiileri ele
alarak bir çalışma başlattık ama dilimizdeki fiil yapısının diğer dillerdeki
yapıya uymayan türleri vardı bunu bu farklı kalıpları eğitim aşamasına
öğrencilere öğretmek son derece zor olacak ayrıca bu denli teferruatı bilen
öğretici bulmakta kolay olmayacaktı. Bu sorunu çözmek için yine Ali İhsan beye
iş düşüyordu geçekten yapımı son derece zor bir fiilmatik programı yaptı. Bu
programı yaparken alfabenin fonem alfabe tasarlanmış olmasının değeri daha
fazla göründü zira ikili harf kombinasyonu ile bu programı yapmak her
babayiğidin harcı olmayacaktı, tek sese tek sembol çok işe yaramıştı. Bu alfabe
ile ulaşılabildiğimiz performans bize doping etkisi yaptı. Önümüze çıkan her
eleştiri ve engele rağmen bu doğrultudaki çalışmayı sürdürme kararına vardık.



 



Bu gün hangi aşamadayız



 

Bu gün
elimizde altmış iki binin üzerinde toplayabildiğimiz kayıt altına aldığımız
kelime var.



 

Yazılı kırıl
Adıǵe metni , Latin Adıǵe metnine, yazılı Latin Adıǵe metni Kırıl Adıǵe metnine
çeviren bir çeviri programı var.



 

Diğer
dillerden son derece farklı yapıya sahip fiil çekimini gençlerimizin rahat
öğrenebilmeleri için büyük emeklerle hazırlanmış fiil çekim programı var.



 

Ücretsiz
olarak erişip istifade edebileceğimiz online sözlük ve dil bilgilerini içeren DANEF.NET
var.



 



Dört yıl önce Adıǵe dili ile ilgili, bırakın Türkiye yi Dünyada böyle pozitif
bir çalışma yoktu. İçeriği binlerle sınırlı Adıǵe sözlükleri ticari amaçlar ile
üretilip satılıyordu.



 

Her ne kadar
bu çalışmanın ilk startını sayın Ali İhsan Tarı bey vermiş, çalışmaların yükünü
sırtında taşıyorsa da artık bu alfabe birilerinin dediği gibi Ali İhsan’ın
alfabesi değil, bireysel bir çalışma değil katılımlı bir alfabe katılımlı bir
çalışma. Bu çalışmalar esnasında önerilen her şeyi dikkatle inceledik, çok
farklı boyutlarından görmeye gayret ettik, empati yaptık, kendi kendimizi
eleştirdik, bundan sonraki çalışmalarımızda aynı ciddiyetle sürecektir. Artık
benliği bir tarafa bırakıp BİZ demeye kendimizi alıştımalıyız.Bu güne kadar
büyük çaba ve emek sarfederek gereken maddiyatı bizzat kendisi karşılayarak,
karşılığında hiçbir maddi kazanç beklemeden sadece ana diline sahip çıkma
sevdası ile özveriyle çalışan Ali İhsan Tarı beye çok teşekkür ediyorum. Dün
olduğu gibi bundan sonrada diline sahip çıkmak isteyen gönül ehli Adıǵelere
sevgi il selamlıyor pozitif katkılarını bekliyoruz.



 



Hatko Nuri



 

 
  Bugün 45 ziyaretçi (177 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol